Genital siğil tedavisi genel olarak uzun süren bir tedavidir. Fakat siğillerin tedavisinde yapılan her işlem ile HPV virüs yükü azalmaktadır ve yeni kondilom odaklarının oluşması mümkün olduğunca önlenmektedir.
Genel manada bağışıklık yetmezliği gibi durumlar dışında her genital siğil hastası belirli bir süre içerisinde siğillerden tamamen kurtulmaktadır. Özellikle cinsel bölgedeki temizliği tekrarlamış ya da var olan genital siğilleri kanatmamaya çalışarak yapılmalıdır.
Temizlik esnasında ya da temizlikten sonra kanayan her yeni siğil HPV virüsünün diğer bölgelere bulaşmasına ve kısmen de olsa yayılması ihtimalini arttırır. Mümkün mertebe genital tüylerin kısa olması ya da gerekiyorsa makine ile siğillere zarar vermeyecek şekilde dikkat edilerek alınmalıdır.
Genital siğil tedavisi sonrasında lezyonların tekrar edebileceği unutulmamalıdır. Eğer cinsel bölgenizde tekrarlanmasından şüphelendiğiniz siğil ya da et benzeri lezyon varsa zaman kaybetmeden doktora başvurulmalı ve muayene olunmalıdır.
Genital siğillerin erken evrelerinde HPV siğillerine bağlı olan lezyonlarda birkaç seanslık tedavi ile kişi tamamen bu hastalıktan kurtulabilir. İhmal edilerek bütün genital bölgeye dağılmış yaygın siğillerde uzun süren seanslar ve aylarca tedavi görülmesi gerekebilir.
Tanımlayamadığınız genital bölgenizde çıkmış yeni lezyonları kanatmadan ve fazla dokunmadan en kısa sürede bir uzmana gösteriniz. İhmal ve önemsememe gibi durumlar tedavi şeklini zorlaştırmaktadır ve iyileşme süresini uzatmaktadır.
Tedavinin şeklinden bağımsız bir şekilde ilk 6 ay içerisinde genital siğillerin %50 ila 60’ ı tekrarlar, % 30 civarı vulvada gerileme kendiliğinden meydana gelir. Bununla beraber genital bölgede bulunan tüylerin tamamen alınması, jilet kullanımı ve vücut direncinin düşük olması gibi etkenler genital siğillerin tekrarlamasını artırır.
Tüm tedavilerde genital siğilin tekrarlama ihtimali ilk 6 yıllık süre içerisinde %50-60 civarıdır, dondurma yöntemi ile 3 ay içerisinde %60-90‘lara kadar siğilden kurtulma şansı vardır. Çoğunlukla genital siğil enfeksiyonu geçicidir ve 2 yıl içinde temizlenmektedir.
Genital Siğil tedavisi uygulanan hastaların tedavi şekline göre 1-2 hafta cinsel ilişki kısıtlaması gereklidir. Dokular tamamen iyileştiğinde ise tercihen prezervatif kullanarak cinsel hayata devam edilmesi doğru olur. Genital siğil tedavisinin uzun vadede cinsel hayatı olumsuz etkileyen bir tarafı bulunmamaktadır.
Genital tedavi sonrasında hastanın yaklaşık olarak ilk 6 ay içerisinde siğillerde tekrarlama görülür, tedavi yöntemleri arasında, yani yakma, dondurma, asit tedavisi gibi, herhangi bir üstünlük yoktur.
Cerrahi uygulama ile lazer daha fazla etkindir fakat maliyeti diğer yöntemlere kıyasla daha yüksektir. Hastaların tedavi sonrasında % 90’ında 2 yıl içerisinde süreç geriler ve nüks gerçekleşmez.
Genital siğil elektro koter ile yakılır, bu da bazı vakalarda 6 ay ila 1 yıl süreleri içerisinde tekrarlayabilir. Ancak tekrarlayan vaka sayısı azdır.
Tedaviden sonra hastanın da dikkat etmesi gereken bazı konular vardır ve şu şekildedir; taşıyıcı partneri bulunuyorsa prezervatif kullanılmalıdır, iki ay süresince genital temizliğe dikkat edilmelidir, pubik kıllar alınmamalıdır, kıl kökünü açacak ağda tarzında işlemler yapılmamalıdır, hamam, sauna , havuz, ağda salonlarına gidilmemelidir, kişinin kullandığı genital malzemeleri başkaları kullanmamalıdır, hasta 1 yıl gibi bir süre boyunca gözetimde tutulmalıdır.
Kişinin kendisini kontrol etmesi ve belirli aralıklarla sağlık kontrollerini yaptırması önemlidir. HPV aşısında siğile neden olabilecek tip 6 ve 11’i vardır. Etkin korunma yöntemlerinden biri de 12-26 yaş arasında HPV aşısı yaptırmaktır.
Tüm bunlarla beraber; çok eşlilikten uzak durmak genital siğilden korunma konusunda uygun yollardan biridir. Cinsel ilişki sırasında prezervatif kullanmak yine koruyucu olabilir. Fakat cinsel ilişki sırasında prezervatif kullanmanın %100 bir koruyuculuğu bulunmamaktadır.
İzmir’de ürolojik cerrahi alanında hizmet veren Prof. Dr. Gökhan Koç 2000 yılında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuştur. Mezuniyetinin ardından Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin üroloji kliniğinde 5 yıl araştırma görevlisi olarak çalışmış ve 2007 yılında uzman doktor olmuştur.