Üroloji ameliyatları, idrar yolu ve üreme organlarında ortaya çıkan sorunların çözümünde kullanılan cerrahi yöntemlerdir. Bu ameliyatlar, genellikle hastanın tıbbi geçmişi ve sağlık durumu değerlendirildikten sonra uygulanır. İdrar yolu enfeksiyonları, taş, kanserler, prostat hastalıkları ve üreme sistemi ve cinsel sağlık ile ilgili sorunlar, idrar kaçırma gibi problemler üroloji ameliyatlarını gerektirebilir. Prostat ameliyatları, taş tedavileri, kanser cerrahileri, infertilite (kısırlık) müdahaleleri ve pediatrik üroloji alanında çeşitli operasyonlar yapılır. Bu yazıda, bazı üroloji ameliyatlarının türleri ve hangi durumlarda uygulandığı daha yakından incelenecektir.
- Prostat Ameliyatları: Açık Prostatektomi, Endoskopik Prostat Ameliyatı (TUR)
- Taş Ameliyatları: Böbrek Taşı Ameliyatları, Mesane Taşı Ameliyatları, Üreter Taşı Ameliyatları
- Kanser Ameliyatları: Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi, Prostat Kanserinde Radikal Prostatektomi, Mesane Kanserinde Endoskopik Yöntemle Mesane Tümör Ameliyatı, Testis Tümörü Ameliyatları, Böbrek Tümörü Ameliyatları
- İnfertilite (Çocuk Sahibi Olma): Varikosel Ameliyatı
- Pediatrik Üroloji: İdrar Reflüsü (VUR) Ameliyatları, İnmemiş Testis Ameliyatı, Sünnet
- Böbrek Ameliyatları: Nefrektomi Ameliyatları (Böbrek Alınması), Böbrek Kisti Ameliyatları, Böbrek Çıkım Darlığı Ameliyatları
Bu ameliyatlar, idrar yolu enfeksiyonlarından taş hastalığına, kanserden üreme sağlığına kadar bir dizi durumu hedef alır. Prostat ameliyatları, prostat bezindeki sorunları çözmek için yapılırken, taş ameliyatları böbrek, üreter veya mesanede bulunan taşları gidermeyi amaçlar. Kanser ameliyatları, çeşitli kanser türlerinin tedavisinde kullanılırken, infertilite ameliyatları çocuk sahibi olma sorunlarına çözüm sunar. Pediatrik üroloji ise çocuklarda görülen özel durumlar için uygulanır. Bu ameliyatlar, modern tıbbın sağladığı tekniklerle hastaların yaşam kalitesini arttırmayı ve yaşam süresini uzatmayı amaçlar.
Prostat Ameliyatları
Prostat ameliyatları, erkeklerde prostat beziyle ilgili problemleri çözmek için gerçekleştirilen cerrahi işlemlerdir. Açık prostatektomi ve endoskopik prostat ameliyatı (TUR), iyi huylu prostat büyümesi tedavisinde kullanılan yöntemler arasında yer alır.
Açık prostatektomi, geleneksel bir cerrahi yaklaşımdır. Bu ameliyatta, doktor prostat bezinin büyüyen ve idrar yolunu tıkayan bölümünü çıkarır. İyi huylu prostat büyümelerinde prostat ağırlığı 80-100 gr üzerinde ise tercih edilebilir. Bu yöntem, genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilir ve ortalama 60 dakika içerisinde bitirilir. Hastanın hastanede yatış süreci genellikle 2 gün olup, iyileşme süreci biraz daha uzun olabilir.
Endoskopik prostat ameliyatı (TUR), daha az invaziv bir seçenektir ve yine iyi huylu prostat büyümelerinde kullanılan bir yöntemdir.. Bu işlemde, bir endoskop (kamera) kullanılarak idrar yolundan girilir ve prostat dokusu çıkarılır. TUR, idrar yolundan girilerek yapıldığı için genellikle daha hızlı bir iyileşme süreci sunar. Standart yöntemlerle yapılabileceği gibi Holmium veya Thulium lazer gibi yöntemlerle de yapılabilir. Özellikle prostatın büyümesi nedeniyle idrar akışının zorlaştığı durumlarda tercih edilir.
Her iki yöntem de doktorun değerlendirmesi ve hastanın durumuna bağlı olarak seçilir. Hangi yöntemin kullanılacağı, prostat sorununun tipi, boyutu ve hastanın genel sağlık durumu göz önünde bulundurularak belirlenir.
Taş Ameliyatları
Taş ameliyatları, ürolojide sıkça karşılaşılan taş oluşumlarının tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemlerdir. Böbrek taşı ameliyatları, böbrek içinde oluşan taşların boyutuna ve konumuna bağlı olarak değişen yöntemlerle gerçekleştirilir. Böbrek taşlarının tedavisinde artık açık yöntem nadiren uygulanır hale gelmiştir ve taşlar endoskopik (kapalı) yöntemler ile tedavi edilebilir hale gelmiştir. Büyük böbrek taşları sırt bölgesinden açılan küçük bir delikten girilen kamera ile yapılabilir (Perkütan Nefrolitotomi), daha küçük taşlar ise idrar yolundan girilerek endoskopik yöntemlerle kırılarak hastanın idrar ile dışarıya atması sağlanır (Retrograd İntrarenal Surgery (RIRS)).
Üreter böbrek ile mesane arasında uzanan ve erişkinlerde ortalama boyutu 25-28 cm arasında değişebilen ince boru şeklinde yapıdır. Üreter taşı ameliyatlarının tamamı bugün Üreterorenoskopi (URS) adı verilen ince bir cihaz yardımı ile idrar yolundan girilerek kapalı yöntemle yapılabilmektedir. Taşlar lazer ile kırılarak idrar yolu ile atılması sağlanır. Ameliyat sonrasında ameliyatın gidişatı ve cerrahın tercihine bağlı olarak genellikle stent konulur ve ortalama 4 hafta sonra çıkarılır.
Mesane taşı ameliyatları, idrar kesesinde oluşan taşların çıkarılmasını amaçlar. Bu ameliyatlar genellikle endoskopik yöntemlerle gerçekleştirilir. Endoskopik aletler kullanılarak mesaneye ulaşılır ve taşlar parçalanarak dışarı çıkarılır.
Bu ameliyatlar, taşların büyüklüğüne, konumuna ve hastanın sağlık durumuna göre özelleşmiş yaklaşımlar gerektirir. Uzman ürologlar tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda en uygun tedavi seçeneği belirlenir ve hastanın sağlığına kavuşması hedeflenir.
Kanser Ameliyatları
Kanser Ameliyatları, üroloji alanında çeşitli kanser türlerinin cerrahi yollarla tedavi edilmesini içerir.
durumunda, kanserin yüzeysel mi yoksa mesanenin derin kas tabakasına kadar ulaşıp ulaşmadığı önemlidir. Mesane kanseri varlığında ilk yapılacak iş endoskopik olarak TUR ameliyatı yapılarak patolojinin anlaşılmasını içerir. Eğer yüzeysel ve yaygın değilse endoskopik olarak takip edilebilir. Ancak çok yaygınsa veya kas tabakasına kadar ilerlemişse radikal sistektomi adı verilen bir operasyon uygulanabilir. Bu ameliyat, mesanenin tamamen çıkarılmasını ve aynı zamanda bölgesel lenf düğümlerinin de temizlenmesini içerir. Sonrasında ince bağırsaklardan yeni mesane yapılarak ya göbek etrafına ağızlaştırılır veya uygun hastalarda eski idrar kanalına bağlanabilir.
Prostat kanseri için uygulanacak ameliyat radikal prostatektomi ameliyatıdır. Bu işlemde prostat bezi ve çevresindeki erkeklik bezleri çıkarılır. Ameliyat açık, laparoskopik veya robotik yöntemler gibi kapalı yöntemler ile uygulanabilir. Yöntemler farklı olsa da amaç ve yapılan işlem aynıdır ve kanser kontrolü açısından yöntemler arasında fark yoktur.
Böbrek tümörleri de üroloji alanında sık görülen tümörlerdendir. Günümüzde çoğu böbrek tümörü farklı bir nedenle yapılan ultrasonografi veya Bilgisayarlı Tomografi, MR gibi yöntemler sırasında rastlantısal olarak saptanmaktadır. Daha az sıklıkta şiddetli yan ağrısı, idrarda kanama gibi şikayetler ile başvuran hastalarda saptanır. Böbrek tümörlerinin tedavisi cerrahidir. Çok küçük boyutta tümörü olan ve ek hastalığı olan, anestezi riski olan yaşlı hastalar bazen takip edilebilir veya farklı tedaviler uygulanabilir. Tümörün yeri ve boyutuna göre ya böbreğin tamamı çıkarılır (Radikal Nefrektomi) ya da sadece tümörlü doku çıkarılır (Parsiyel Nefrektomi).
Testis tümörleri özellikle genç erkek grubunu etkileyen bir tümördür ve testiste büyüyen kitle olarak kendisini gösterir. Uygun değerlendirmeler sonrasına tümör şüphesi olan hastaların testisi alınır (Orşiektomi) ve patolojik incelemeye gönderilir. Bazen testis tümörleri karın içerisindeki lenf bezlerine sıçrama yapabilir (metastaz) ve kemoterapi tedavisi sonrasında da gerilemezse cerrahi olarak çıkarılması gerekebilir. Bu ameliyat cerrahi tecrübesi yüksek ürologlar tarafından uygulanmalıdır. .
İnfertilite (Çocuk Sahibi Olma)
Kısırlık sorunuyla karşılaşan çiftler için umut verici bir çözüm olan varikosel ameliyatı, üroloji alanında sık yapılan bir müdahaledir. Bu ameliyat, erkeklerde görülen varikosel adı verilen damar genişlemelerinin tedavisinde kullanılır. Varikosel, testislerin etrafındaki damarlarda meydana gelen genişlemelerdir ve sperm üretimini olumsuz etkileyebilir. Ameliyat sırasında bu genişleyen damarlar bağlanarak sperm kalitesini artırmayı hedeflenir. Bu sayede çiftlerin çocuk sahibi olma şansı artar. Varikosel ameliyatı genellikle mikrocerrahi yöntemleriyle gerçekleştirilir, bu da daha az invaziv bir müdahale anlamına gelir. Bu ameliyat, kısırlık sorunu yaşayan erkekler için önemli bir seçenek olabilir.
Pediatrik Üroloji
Pediatrik üroloji, çocuklarda görülen özel ürolojik durumları ele alır.. Bu alanda yapılan ürolojik ameliyatlar arasında idrar reflüsü (VUR) ameliyatları önemli bir yer tutar. İdrar reflüsü, idrarın mesaneden böbreğe geri kaçışını ifade eder ve çocuklarda idrar yolu enfeksiyonlarına neden olabilir ve ilerleyen dönemlerde böbrek yetmezliği ile sonuçlanabilir.. Bu ameliyatlar, idrar yolunda oluşan sorunları düzeltmeyi hedefler.
Bir diğer pediatrik üroloji ameliyatı ise inmemiş testis ameliyatıdır. Bu durumda, bir veya her iki testis normalde olması gereken yerine inmemiş olarak bulunur. Ameliyatla testislerin doğru konuma getirilmesi sağlanır, çünkü inmemiş testis hastalarında hem ilerleyen yaşlarda testis kanseri görülme sıklığı artar hem de iniş geciktirilirse testisde kalıcı hasar oluşturarak ileride üreme sağlığı sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle erken teşhis ve tedavi önemlidir.
Sünnet de pediatrik üroloji alanında yapılan yaygın bir ameliyattır. Bu prosedürde penisin sünnet derisi cerrahi olarak çıkarılır. Sünnetin çeşitli kültürel ve dini nedenleri olduğu gibi, hijyen ve sağlık açısından da önerildiği bilinir.
Böbrek Ameliyatları
Böbrek Ameliyatları, üroloji alanında önemli bir yere sahiptir ve çeşitli durumların tedavisinde kullanılır. Böbrek kanseri nedeniyle yapılan ameliyatlar dışında yapılan basit nefrektomi ameliyatı, böbreğin tamamen veya kısmen alınması işlemidir. Bu ameliyat genellikle böbreğin taş, reflü, böbrek çıkım darlığı çeşitli nedenlerle fonksiyon kaybı yaşadığı ve çalışamaz hale geldiği durumlarda uygulanabilir. Ayrıca bazen travma durumlarında da nefrektomi yapmak gerekebilir.
Böbrek kistleri içi sıvı dolu keseciklerdir ve çoğu zaman iyi huyludurlar. Genellikle takip protokolü yeterli olurken bazen çok büyüyüp böbreğe baskı yaparak ağrıya neden olabilirler. Bu durumda, laparoskopik olarak kistin çıkarılması ameliyatı gerçekleştirilebilir. Bazen de böbrek kistleri böbrek tümörünün bir varyantı şeklinde görülebilir ve ciddi kanser şüphesi olan durumlarda da ameliyatla çıkarılmaları gerekir.
Böbrek çıkım darlığı da böbrekte şişmeye ve bu nedenle ağrı ve zamanla fonksiyon kaybına neden olabilen bir durumdur. Böyle bir durum saptandığında da bu darlık düzeltilmesi işlemi yapılması gerekir.
Kaynakça:
https://www.klinikhaus.com/en/branch/urology
https://www.mayoclinic.org/departments-centers/urology/sections/tests-procedures/orc-20336022
İzmir’de ürolojik cerrahi alanında hizmet veren Prof. Dr. Gökhan Koç 2000 yılında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuştur. Mezuniyetinin ardından Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin üroloji kliniğinde 5 yıl araştırma görevlisi olarak çalışmış ve 2007 yılında uzman doktor olmuştur.